Sınav kaygısı yaşayan öğrenciler hep gelecekte yaşar. Kaygılı öğrenci 3 ay sonraki sınav için kaygılanmaya başlar. Öğrenci, ''Ya başaramazsam, istediğim doğru sayısına ulaşamazsam, sınavdan kötü sonuç alırsam, herkese rezil olacağım.'' gibi daha yaşanmamış ve yaşanma ihtimali olan düşünceler üzerine durmadan yorumlar yapar. Zihni adeta olumsuz düşünce çöplüğü gibidir. Kendini yerden yere vurur. Benliğini teraziye koyar, tartar. Bir türlü ayarı tutturamaz. Kaygı seviyesi yükselir. Sınavlarda başarısız olmaya başlar. Sınav ANINA odaklanamaz. Beyin durur. En iyi bildiği bir konu hakkında bile bir şey bilmiyordur. Aslında öğrenci, her şeyi biliyordur ama KENDİ İSTEĞİ ile kaygısını artırdığından dolayı sınav performansı iyi geçmiyordur.İstemli kaygı üretimi dediğimiz bu durum, öğrencinin henüz yaşanmamış bir durumu şu anda yaşanmış gibi düşünmesi ve varsaymasıdır.
Zihin, öngörülen geleceği hayal edip, gelecekle ilgili duyguları şu an ve gerçekmiş gibi yaşar ve davranırsa problematiktir. Bu durum neredeyse ''sanal'' duygular olarak düşünebilirler çünkü bunlar sanal gerçekliğe karşı verilen tepkilerdir. Yani problemler, kişiler gelecekle ilgili fantezileriyle şu anı karıştırıp, bu fantazileri şu an yaşanıyormuş gibi tepki vermeye başladıklarında ortaya çıkar. (1)
Kaynak:
1- Duygu Odaklı Terapi; Nobel Yayınları
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder